Ekonomi

Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Çakar, ekonomi ve bankacılık sektöründeki gelişmeleri değerlendirdi: (2)

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar, TL’nin çok cazip bir ürün olduğunu belirterek, dövize yatırım yapmanın TL’den fazla getiri sağlayamayacağı yönünde genel bir kanaatin oluşmaya başladığını söyledi. Önümüzdeki dönemde ise “2025 yılında TL yeniden normale dönecek” dedi. “Mekanizma ve ortamına döndüğünü göreceğiz.” söz konusu.

Ziraat Bankası’nın İstanbul Finans Merkezi’ndeki Genel Müdürlük binasında düzenlenen toplantıda ekonomi ve bankacılık sektöründeki gelişmeleri değerlendiren Çakar, 2024 yılına ilişkin beklentilerini paylaştı.

Türk bankacılık bölümünün büyüklüğünün 2,5 trilyon lirası öz sermaye, 4,5 trilyon lirası mevduat dışı kaynaklar ve 15 trilyon lirası mevduat olmak üzere 23,5 trilyon lira olduğunu belirten Çakar, Türk bankacılık departmanının çok sağlam bir yapıya sahip olduğunu vurguladı. bilanço.

Çakar, TL mevduatın toplam mevduat içindeki payının, kur korumalı mevduat (KKM) hariç Aralık 2022’de yüzde 38 olduğunu, yüzde 33’e düştükten sonra Haziran 2023’ten bu yana 9 puanlık artış kaydedildiğini, bugün ise bu rakamın şu anda yüzde 33 olduğunu ifade etti. yüzde 42. Dönüm noktasında net bir gelişme gördüklerini belirtti.

Dövizin toplam mevduat içindeki payı 2022 Aralık ayında yüzde 46 iken bugün yüzde 40’a düştüğünü belirten Çakar, şöyle konuştu:

“KKM ve döviz korumalı mevduat (DDM) toplamı bugün itibarıyla 88-89 milyar dolara düştü. Bir dönem 3,4 trilyon liraya, yani 126 milyar dolara kadar çıkmıştı. bugün payı yüzde 16,8’e düştü. TL KKM’nin toplam mevduattaki payı yüzde 5’e düştü. TL KKM muhtemelen bu ay sonu veya önümüzdeki ay tamamlanacak. Şu anda DDM’nin yüzde 15-20’si değişiyor. Standart TL mevduatlara.Döviz kuru ve rezerv sorunları üzerindeki baskıyı da göz önünde bulunduran Merkez Bankası, DDM’nin hızla bitmesini istemiyor.2025’te DDM’den söz etmeyeceğiz.DDM giderek azalacak ve gündemimizden kaybolacak.

2025 yılında TL’nin normal sistemine ve kanalına döndüğünü göreceğiz. Bugün itibarı ile TL oldukça cazip bir iş ve karlı bir iş. TL şu anda doğru enstrüman ve oldukça cazip bir noktada. “Şu anda 2024 yılında en iyi enstrüman TL gibi görünüyor.”

Sektörün likit varlıklarının 5 trilyon lira civarında olduğunu belirten Çakar, bu kadar yüksek likit varlıkların temelinin zorunlu karşılıklar olduğunu, zorunlu karşılıkların banka bilançolarının yüzde 15-16’sına tekabül ettiğini söyledi.

Çakar, “Zorunlu karşılıklar bankacılık sektörü için net bir maliyettir. Şu anda aldığımız mevduatı maliyet bedeliyle ve Merkez Bankası’nda zorunlu karşılık olarak faiz ödeyerek tuttuğumuzda faiz alamıyoruz. Görüşündeyiz.” Zorunlu karşılıklara en azından bir ölçü faiz verilmesi gerektiğini, çünkü zorunlu karşılık olarak tutulan tedbirin payının “Arttığını” ifade etti. Bu konudaki talebimizi ısrarla iletiyoruz. Bu konuyla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor.” dedi.

Çakar, sektörün enflasyona endeksli kağıtlara iştahının olmadığını, daha çok sabit faizli kağıt istediğini belirtti.

Kredi kartlarına düzenleme beklentisi

Geçen yıl kredilerin 11,6 trilyon lira olarak şekillendiğini, 12 aylık değişime bakıldığında 2023 sonunda kredilerdeki büyümenin yüzde 54 olduğunu belirten Çakar, “Kredilerdeki büyüme oranı haziran ayında yüzde 59 oldu. 2023. Yılın ikinci yarısında kredilerde bir yavaşlama var, bu özellikle doğru.” “TL kredilerde açıkça görülüyor.” söz konusu.

Farklılaşan tek kalemin kredi kartı olduğuna işaret eden Çakar, “Kredi kartı harcamalarındaki artış dikkat çekici. Kredi kartı harcamalarının enflasyon etkisini yönetmek için burada bir düzenleme olabileceğini düşünüyorum. Bunun için yöntemler; faiz oranı, taksit sınırlaması veya kişinin harcayabileceği fiyattır.” … Bu konuyla ilgili gerekli adımların atılacağına inanıyorum.” dedi.

2023 yılında KOBİ, ihracat, imalat sanayi ve tarım kredilerinin payında artış olduğunu vurgulayan Çakar, konut kredilerinin azaldığını, taşıt ve ihtiyaç kredilerinin yatay bir seyir izlediğini, kredi kartlarının ise oldukça iyi durumda olduğunu gördüklerini söyledi. önemli bir artış eğilimi görülüyor.

Aktif kalite oranının şu anda 1,65 olduğunu belirten Çakar, takipteki kredi oranının makul ve yönetilebilir seviyede olduğunu kaydetti.

Çakar, “Parasal sıkılaştırma ve finansman maliyetleri göz önüne alındığında, önümüzdeki dönemde temerrüt oranlarının bir miktar artacağını söyleyebiliriz. Bu, kredi kalitesinin kötüleştiği veya çok kötüleşeceği anlamına gelmiyor. Bankacılık sektöründe aktif kalitesi artacak” dedi. Hiçbir zaman bozulmaz ama makul bir artış olur. Çok olumsuz bir durum beklemiyorum.” dedi.

“Bilanço sağlığının korunmasında herhangi bir zafiyet yok”

TBB Yönetim Kurulu Başkanı Çakar, şubenin vadesi geçmiş alacaklar için yüzde 80 oranında özel karşılık ayırdığını belirterek, “Yakın izlemede yani ikinci grupta sınıflandırılan krediler için yüzde 32 civarında karşılık ayırdık. Tecrübe şu ki, kredilerin yüzde 20’si yakın izlemede yani ikinci grupta yer alıyor, ‘Takip edildiği söyleniyor ama sektör yüzde 32’lik karşılık ayırmış. Bu anlamda bilanço sağlığının korunmasında bir zafiyet söz konusu değil.” dedi.

Türk bankacılık sektöründe yapılandırılmış kredilerin fiyatının 503 milyar lira olduğunu, bunun da toplam kredilerin yüzde 5’ine tekabül ettiğini belirten Çakar, kredi kalitesine bakıldığında takip oranının da belli oranda artacağını, bu durumun yönetilebilir olduğunu ve bilanço itibarı ile baskı yaratacak bir durumda olmadığını belirtti.

“Finansal erişim noktasında herhangi bir sorun yok”

Finansal erişim açısından herhangi bir sorun yaşanmadığını, KKM ve kredi talebindeki yavaşlama nedeniyle özellikle TL tarafında TL likiditesinde artış yaşandığını belirten Çakar, şöyle konuştu:

“Son dönemde döviz kredisine talep var. Şirketlerimiz döviz kredisi kullanıyor. Döviz geliri olanlara döviz kredisi verebiliyoruz. Bu çok gerçekçi bir düzenleme. Finansal erişim açısından herhangi bir sorun yok. Bu finansman maliyetleri yatırımı zorlaştıran finansman maliyetleridir ancak geçiş aşamasındayız Yatırım Bunu yapacak olan müşterilerimizin bugünden itibaren fizibilite etütlerini, altyapılarını ve hazırlıklarını doğru yapmaları önemlidir. Yılın yarısında faiz eğrisi aşağı yönlü olacak ve değişken faiz oranlarıyla önümüzdeki dönem için yatırım kararları almaya başlayabilirler.Bu yılın sonu ve gelecek yılın başı itibarıyla yatırım için oldukça rahat bir dönem. Umarım yakalarız.”

Türkiye’nin büyümesinin bankacılık sektörü tarafından finanse edildiğini ve yüzde 35-40 civarındaki kredi büyümesinin Türk bankacılık sektörü için normal olduğunu belirten Çakar, 2025’te faizlerin aşağı yönlü olacağını söyledi.

Sektörde sermaye yeterlilik oranının yüzde 18 civarında olduğunu hatırlatan Çakar, bir soru üzerine enflasyon muhasebesi uygulandığında bankaların sermaye yeterlilik oranlarına 100 baz puanlık olumlu katkı sağlayacağını söyledi.

“Makro ihtiyati tedbirlerin önümüzdeki dönemden itibaren kademeli olarak kaldırılacağını düşünüyorum.”

Bugün sermaye açısından sıkıntıda olan bir bankanın bulunmadığını vurgulayan Çakar, önümüzdeki dönemde Merkez Bankası’nın makroihtiyati tedbirlerinin kaldırılacağını düşündüğünü kaydetti.

Çakar, “Makro ihtiyati önlemlerin 2025 yılında gündemimizde olmayacağını düşünüyorum. Bunun takvimini Merkez Bankası rezervleri, uluslararası konjonktür ve enflasyonun durumu belirleyecek. Rezerv kompozisyonunun kaldırılması, normalleştirilmesi ve normalleştirilmesinde belirleyici olacak” dedi. Önümüzdeki dönemde makro ihtiyati tedbirlerin sadeleştirilmesi Piyasada hayat artık normalleşiyor. Gündemimiz “Artık iş olmalı. Yılın ikinci yarısından itibaren Türk bankacılık sektörünün gündeminin artık müşteriler, işler, bilanço ve projeler olacağını düşünüyorum.” dedi.

Bireylerin döviz talebinin normal seyrinde olduğunu belirten Çakar, düşük faiz ortamında şirket bilançolarının büyük oranda iyileştiğini, o dönemde bazı şirketlerin yeniden yapılanma yoluyla ülke ekonomisine kazandırıldığını söyledi.

Futbol kulüplerinin borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin bir soruya yanıt veren Çakar, yeniden yapılandırmanın devam ettiğini ve şu ana kadar taksitleri aldıklarını belirtti. Çakar, “Neredeyse bazı kulüplerin borçlarının tamamını ödeme noktasına geldik. Futbol kulüplerinden paramızın tahsilinde herhangi bir sorun öngörmüyoruz.” söz konusu.

“Enflasyonun üzerinde döviz kuru beklentisi olmayacak”

Yaptırımlarla ilgili herhangi bir tartışma olup olmadığı sorulduğunda Alpaslan Çakar, bankacılık sektöründe uyum mekanizmasının çok iyi olduğunu vurgulayarak, “Türk bankacılık sistemindeki tüm bankalar bu kural setine uygun hareket ediyor. Uluslararası bankalarla tam entegre hareket ediyorlar. Uluslararası normlara aykırı bir pozisyon alınması gibi bir durum söz konusu değil.” “Zaman meselesi yoktu.” dedi.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın etkilerinin uzun süre devam edeceğini düşündüğünü belirten Çakar, “Bu nedenle ülkeler arasındaki ticari bağlantıların sürdürülmesi önemli ancak belirlenen kurallar dahilinde hareket edeceğiz.” söz konusu.

TL’nin çekiciliğine ilişkin Çakar, “TL neden çekici? Çünkü önümüzdeki dönemde dövize yatırım yapmanın TL’den daha fazla getiri sağlayamayacağı yönünde genel bir kanaat oluşmaya başladı. Yani bir getiri beklentisi olmayacak” dedi. Enflasyonun üzerinde döviz artışı. Borsa çok önemli bir yatırım aracıdır.” “TL faizi mükemmel bir alternatif haline geldi.” değerlendirmesini yaptı.

“Ziraat Bankası olarak dijital banka kuruyoruz”

TBB Yönetim Kurulu Başkanı Çakar, özsermaye getirisinin yüzde 30 civarında olmasını öngördüklerini, enflasyona endeksli kağıtlar nedeniyle özellikle ilk yarıda kârlılıkta düşüş yaşanacağını, kredi gelirlerinin ise artmadığını ifade etti. Vade yapısından dolayı faiz giderleri artarken aynı oranda artması ilk yarıda karlılık üzerinde baskı yaratacaktır.

Finansal tabana yayılmanın yeterli olduğunu, şu anda yüzde 10-15 civarında bankacılıkla tanıştırılması gereken müşteri bulunduğunu, bunun ciddi bir potansiyel yarattığını, bunun katılımıyla bilanço büyüklüklerinin daha da artacağını vurgulayan Prof. Finansal sistemin bir parçası olan Çakar, dijital bankacılığın önemine dikkat çekti.

Çakar, “Ziraat Bankası olarak artık dijital banka kuruyoruz. İnşallah kısa sürede faaliyet iznini de alacağız. Belli bir noktaya geldi. Yazılımı tamamladık. Kuruluş iznini aldık. BDDK” Denetimler başlayacak.” söz konusu.

Aralık 2023’te uzaktan müşteri kazanımının şube müşteri kazanımını geride bıraktığını belirten Çakar, Ziraat Bankası’nda 15 milyon müşterinin internet ve mobil bankacılık kullandığını söyledi. Çakar, banka müşterilerinin yüzde 7’sinin şube kapısından girdiğini belirtti.

Çakar, Ziraat Bankası olarak tarım kredilerinde 450 milyar liraya ve 1 milyon müşteriye ulaştıklarını belirtti.

(Bitti)

habermidyat.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu